Akdeniz Ateşi Hastalığı Nedir? Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Bazı hastalıklar vardır ki toplumda çok sık görülür. Bazıları ise çok daha az görülür. Genelde herkesin bildiği hastalıklara sık görülen hastalıklar denilmektedir. Sık görüşenlerin aksine daha az görülenlere ise nadir hastalıklar adı verilmektedir. Nadir hastalıklardan biri de Akdeniz Ateşi Hastalığı olarak adlandırılan FMF hastalığıdır. Ailevi Akdeniz Ateşi (AAA), kısaca, nadir bir genetik hastalık olarak tanımlanabilmektedir.
Akdeniz Ateşi Hastalığı Nedir?
Genetik bir otoinflamatuar hastalık olarak tanımlanmaktadır. Tekrarlayan ateşlerle karakterizedir. Ayrıca, göğüs, karın ve eklemlerde ağrılı iltihaplanmaya neden olmaktadır. Az da olsa bazı kişilerde alt bacakları etkileyen deri döküntüleri (eritem benzeri erizipel) şeklinde de ortaya çıkabilmektedir. Bunun dışında nadir de olsa kalbi veya beyni ve omuriliği çevreleyen zarın iltihaplanmasıyla da ortaya çıkabilmektedir.
Ailesel Akdeniz Ateşinde, genellikle, hastalık ilk olarak çocuklukta veya gençlik yıllarında ortaya çıkmaya başlamaktadır. Ancak bazı durumlarda ilk atak ilerleyen yaşlarda da ortaya çıkabilmektedir. Epizodlar 12 ile 72 saat sürmektedir. Ayrıca, şiddet seviyesi de değişebilmektedir. Dahası, ataklar arasındaki süre de değişkendir. Dolayısıyla da günlerden yıllara kadar değişiklik gözlemlenebilmektedir. Hastalığa yönelik bir tedavi girişimi olmaz ise proteinin vücutta birikmesiyle amiloidoz ortaya çıkabilmektedir. Bu da böbrek yetmezliğine yol açabilmektedir.
En Fazla Kimlerde Görülmektedir?
Bazı hastalıklar bazı ırklarda daha fazla görülmektedir. Akdeniz Ateşi Hastalığı da genellikle Akdeniz kökenli bireylerde görülmektedir. Dolayısıyla da Yahudi, Arap, Ermeni, Türk, Kuzey Afrika, Yunan veya İtalyan kökenli bireylerde bu hastalığın görülme sıklığı daha fazla olabilmektedir. Ancak hastalık sadece bu kökenden olan bireyleri değil tüm bireyleri etkileyebilmektedir.
Ailevi Akdeniz Ateşi Nasıl Teşhis Edilir?
Hastalığın tanılanmasında uzman hekim aşağıda sıralanan faktörlere göre karar verebilmektedir. Bu faktörler şu şekildedir;
- Hastalığı işarete edebilecek ortak klinik semptomların varlığının test edilmesi, olup olmadığı veya tekrarlayıcı olup olmadığının kontrol edilmesi,
- Kolşisin tedavisine yanıt verilip verilmediği,
- Aile öyküsünde FMF’in var olup olmadığı,
- Genetik testler.
Bunlara ek olarak bazı yardımcı testler de hastalığın tanılanması için başvurulabilecek testler arasındadır. Bunlar hastalığı işaret edebilecek sonuçlar verebilmektedir;
- Yüksek eritrosit sedimantasyon hızı (ESR) (inflamatuar bir yanıtın göstergesi).
- Yüksek beyaz kan hücresi sayısı (bağışıklık tepkisinin bir göstergesi)
- Yüksek plazma fibrinojeni (kanamayı durdurmaya yardımcı olmaktadır).
- Yükselmiş serum haptoglobini (Kırmızı kan hücrelerinin yok edildiğini göstermektedir).
- Yüksek C-reaktif protein.
- İdrarda yüksek albumin.
Ailevi Akdeniz Ateşi Nasıl Tedavi Edilir?
FMF hastalığının tedavisi mümkün değildir. Yapılan müdahaleler hastalığın şiddetini azaltmaya yöneliktir. Günde bir ile iki kez ağızdan alınan bir ilaç olan Kolşisin’in ömür boyu kullanımı hastalığın kontrolünde önemli bir göreve sahiptir. Kolşisin, epizodların (ruh halindeki dalgalanmalar) başlamasını engellemektedir. Ancak, başlamış olan bir epizodu tedavi etmeye cevap vermemektedir. İlacın kesilmesi veya bırakılması ağrıların veya hastalığın belirtileri olan atakların tekrar ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.
Ailevi Akdeniz Ateşi Teşhisi Almış Hasta Yaşamına Normal Devam Edebilir Mi?
Günlük kolşisine uyumlu FMF’li kişiler, kolşisine daha önce başlanmışsa, muhtemelen hayatlarına normal bir şekilde devam edebilecektir. Bu nedenle kolşisin kullanımı normal bir hayat için oldukça fazla bir öneme sahiptir.